Yorgun bir günden hepinize merhabalar. İsmim Güler. Doktorum ve dün nöbetim olduğu için şu anda gerçekten çok yorgunum. Ama yorgunluktan uyuyamayınca oturur düşünüp durur ya insan her şeyi, tam o haldeyim. Onun için de sizlere merhaba demek istedim. Söylediğim gibi ismim Güler ve 40 yaşındayım. Yalnız yaşıyorum. Yorucu olduğu kadar çok da severek yaptığım bir mesleğim var. Çocukluk hayalimdi doktor olmak şimdi ise hayatımın bir parçası. Bunun için gerçekten çok mutluyum. Mesleğimin dışında oldukça sosyal ve yoğun bir insanım. Dansa gitmeyi, gezmeyi, dostlarımla buluşup programlar yapmayı, film izlemeyi ve kitap okumayı çok severim. Hal böyle olunca Güler oldukça yoğun ve bazen evde şöylece oturup kalmaya bile vakit bulamayabiliyor. Birçok eski sevgilimin de en çok şikayet ettiği konu sanırım buydu. Ama ne yapayım ben de buyum.
Güler için hayat demek hayatın tam içinde olmak demek. Bunun için de ileride sorun olmasın diye sanırım genellikle kendi erkek versiyonlarımla birlikte oluyorum. Benim bir erkekten aradığım özellikle genellikle kişilik ve karakterlerine dönük özellikler. Çünkü fiziksel özellikler zaten ilk etapta karşılaşılan ve göze çarpan şeyler. Ve bir erkekle ilk etapta hissetmem gereken o elektrik olmazsa zaten o adam ne olursa olsun ben bir şey yaşayamıyorum o kişiyle. Bu etkilenme konusunun da aslında çok net sınırları yok. Bazen bir bakış beni derinden etkileyebiliyor bazen de adamın konuşması, ses tonu gibi özellikler. Hiç unutmam bir defasında bembeyaz dişleri ve çok güzel bir gülümsemesi olduğu için çok etkilenmiştim birisinden. Aslında tüm unlar ilk görüşte beni etkileyebilen özellikler olabilir. Fakat bunun devamında da aradığım birçok nitelik var diyebilirim. Her alanda eşitlikçi bir erkek ancak benim hayatıma girebilir. Sevişirken bile. Cinsel yaşantımızda bile eşitlikçi olan, benim istek ve ihtiyaçlarımın da önemsendiği bir cinsellik olmazsa eğer bir daha asla o erkekle ilişki yaşamam. Bunun dışında mesleğimi ilk etapta harika bir meslek olarak görüp de sonrasında nöbetlerimle tanışmaya başladığında homurdanmayacak bir erkek olmalı. Hatta nöbet dönüşümde bana hassas ve duyarlı davranan bir erkeğe taparım diyebilirim. Ayrıca arabamıza atlayıp sadece hadi gidelim diyebileceğim, özgür, kendine güvenen ve çılgın bir erkek olmalı. öyle çok plancı erkeklerden de hoşlanmam. Anı yaşamalı ve sanki yarın ölecekmişiz gibi bir bakış açısı olmalı. Çünkü ben öyleyim. Böyle olduğum için de hayatımda gerçekten çok fazla şey var. Böyle olduğum için hep okunacak çok şey var, görülecek çok yer var, dinlenecek çok müzik var şeklinde bir doyumsuzluğum var. Benim tüm bu doyumsuzluklarıma yetişebilecek hatta benim gibi hayata ve yaşama karşı doyumsuzca yaklaşabilecek bir karakter olmalı. Ve benim gibi aşka aşık olmalı. İşte bu erkek benim için harika bir erkek diyebilirim.
